FITRAT İş Kazası Değil, Cinayet

Fıtrat

İş sağlığı ve güvenliği üzerine piyasada pek çok eğitim odaklı kitap bulabilirsiniz. Bense fazlasıyla acılı olan gerçek hayatın içinden bir iş sağlığı ve güvenliği kitabını size tanıtmak istiyorum.

Kitabın adı FITRAT – İş Kazası Değil, Cinayet

Yazarı gazeteci İsmail Saymaz.

İsmail Saymaz, iyi ahlakını koruyarak Türkiye’de ayakta kalabilen nadir gazetecilerden. Çalışkanlığını ise Fıtrat kitabı ile biz İK’cılara fazlasıyla kanıtlıyor.

İsmail Saymaz, Fıtrat’ın ilk bölümünde Türkiye çalışma hayatı ve endüstriyel ilişkiler tarihinin fotoğrafını önemli siyasi ve ekonomik gelişmelerle ilişkilendirerek çekiyor. Geldiğimiz noktada, neoliberal politikalar ile sendikasızlaştırılan, sigortasız ve güvencesiz çalışmaya itilen, yetersiz denetimler ile adeta iş kazalarına ‘kasten‘ teslim edilmiş yerli ve milli işgücünün tarihi. İyi araştırılmış ve derlenmiş istatistiksel bilgiler ise kanımca çok kıymetli.

Ardından Saymaz, ülkemizde en çok iş kazası yaşanan dört ana iş kolunu -inşaat, tersane, enerji, maden- yaşanmış dramatik iş kazaları, açılan davaları ve adaletin şaşırmış terazisi ile önümüze koyuyor.

Mecidiyeköy’deki Torunlar GYO şantiyesinde 310 numaralı asansörde canını veren 10, SOMA’da Eynez Maden Ocağında kaybettiğimiz 301, Akfen Holding tarafından işletilen Güllük beldesi su, atık su ve kanalizasyon sisteminde solunum zehirlenmesi ile hayata gözlerini yuman 7 işçinin ve daha nicelerinin “cinayet” niteliğindeki iş kazası detaylarını okumak, sorumlu olduğumuz iş sağlığı ve güvenliği iş süreçlerinin ciddiyetini hepimize tekrar tekrar hatırlatacaktır.

Fıtrat, ‘bütün İK’cıların, özellikle de iş sağlığı ve güvenliği uzmanlık kariyeri yapanların okuması gereken kitap‘ olarak kütüphanelerimize girmelidir.

Aklınıza, emeğinize sağlık İsmail Saymaz.

Başarının Alışkanlar İle Olan Dansı

waltz

Amazon’un 100 okunması gereken liderlik ve başarı kitabı listesinde yer alan ‘Ye O Kurbağayı’da, Brian Tracy “Hayat ve işteki başarınızın %95’i zaman içinde geliştirdiğiniz alışkanlıkların niteliği tarafından belirlenir” diyor.

Siz bu saptamaya katılır mısınız?

Düşünün, pazartesi günü ofise geliyorsunuz. Masanız bitirilmesi gereken irili ufaklı işlerle, posta kutunuz mesajlarla, çevreniz sizden bir şeyler isteyen ekibinizle dolu. Böylesi boğucu bir yığını hangi iş alışkanlıklarınız ile idare ediyorsunuz?

Örneğin;

Her sabah o gün yapacağınız işleri en önemliden, nispeten daha az önemliye olacak şekilde yazarak sıralıyor musunuz?

İşe en büyük katma değeri yaratacak zor işten mi başlıyorsunuz?

Geliştirdiğiniz özgün yöntemlerle kendi kendinizi sürekli motive ediyor musunuz?

İşinizi küçük parçalara ayırarak, adım adım mı bitiriyorsunuz?

Gün planınızı yaptıktan sonra derhal eyleme geçiyor musunuz?

Her gün 1 saat aklınızı ve bilginizi geliştirici kitap/kaynak okuyor musunuz?

Bir işi bitirmeden asla başka bir işe başlamıyor musunuz?

Eğer yukarıdaki soruların hepsine “evet” diyorsanız başarılı insanların sahip olduğu alışkanları sergilediğinizi size müjdeleyebilirim.

Kolay gelsin. 🙂