Sabah sporumuzu Yaprak’la 30 dakika yaptık.
Sonrasında hayatımda yaşadığım en uzun sanal toplantılar etabına başladım. İlk proje toplantım 10:30-14:15, ikinci etüd toplantım 16:00-17:10, üçüncü proje toplantım 17:25-19:30 arası sürdü. Toplam 7 saat ekran başında oturunca, beynimin sol tarafı bana kırmızı bayrağı kaldırdı.
Ama hayır, ekran sürecim daha bitmemişti: Yaprak’la beraber akşam saatinde İzmir Kahkaha Kulübü’nün İK Bloggerlar için organize ettiği sanal kahkaha yogasına katıldık. Kahkaha yogasını ilk defa tecrübe ettim. Kanımca bu yoga çeşidi de diğerleri gibi antreman yaptıkça daha etkin hale gelir. Gülmeyi, kahkaha atmayı doğal yollarla seven ve sık sık ‘uygulayan’ biri olarak, yoga sürecindeki sahte kahkahaları üretmeye çalışmak bayağı enerji harcamama, karın kası çalıştırmama neden oldu. Sabah sporları yüzünden ağrıyan karın kaslarıma akşam şoku yaşattım diyebilirim. Sevgili Duygu Yılmaz Hancılar ve Aydan Çağ Aydın’a pozitif enerji dolu seans için teşekkür ederiz. 🙂
İzmir Kahkaha Kulübü benzer seanslarına her Pazartesi sanal ortamda devam edecek. Meraklısına tavsiye ederim.
Bilgisayar başından yazıyı bitirince kalkacağım. Şurası net ki, bu kadar uzun saatler bilgisayar başında oturmak iyi değil. Önümüzdeki günlerde ekran kullanma süreme bir ayar vermem gerek.
Fotoğraf: Selçuk Gül